Bağımlılık, günlük yaşamımızda sıklıkla kullandığımız bir terimdir. “Çikolataya bağımlı oldum”, “Bu dizinin bağımlısı oldum, izlemeden duramıyorum” ya da “Dans etmeye bağımlıyım, dans etmeden bir gün geçiremiyorum,” cümleleri hepimize bir boyutta tanıdık gelmektedir. Bazen çok sevdiğimiz şeyleri tanımlarken de “bağımlı olma” terimini kullanırız. Bu noktada şöyle bir ayrım yapmanın faydası olabilir. Örneğin dans etmeyi çok sevmek ve her gün dans etmek istemek ya da etmek bir bağımlılık değildir. Fakat dizinizde fiziksel bir problem varsa, dans etmek dizinize daha fazla zarar veriyorsa ve dans etmeyi bırakamıyorsanız, bu duruma bağımlılık denebilir. Kısacası bağımlılık çok sevdiğiniz bir durumu ya da davranışı bırakamamak değil size zarar veren ve yaşamdaki işlevselliğinizi bozan bir durumu ya da davranışı bırakamama hali olarak tanımlanabilir.
Bağımlılığın tıbbi literatürdeki tanımı ise şu şekildedir; kişinin beyninde yapısal ve nörokimyasal değişikliklere bağlı olarak istemli bağımlılık davranışının zorlantılı davranışa dönüşmesi biçiminde sonuçlanan bir beyin hastalığıdır. Bağımlılığın farklı türleri bulunmaktadır. Alkol ve madde bağımlılığı, internet bağımlılığı, yeme bağımlılığı ve cinsel bağımlılık bunlardan bazılarıdır. Tanımda yer alan istemli ifadesi, bağımlık davranışının ilk başta istemli olarak yani kişinin isteğiyle başladığını anlatmakta, fakat sonrasında, bağımlılık geliştikten sonra bu durumun tamamen zorlantılı yani zoraki bir hale dönüşmektedir. Ve en önemlisi de bağımlılığın bir beyin hastalığı oluşudur. Yani beyinde yol açtığı değişiklikler ve sonrasındaki süreçlerde bu değişikliklerin etkileri görülmektedir.
Bağımlılık tedavisinde, kişinin tedavi olma isteği en önemli kriterdir. Çünkü bağımlılık akut değil kronik bir hastalıktır. Bu, kişinin hayatı boyunca alkol, madde kullanacağı ya da zarar verici bir şekilde yemek yiyeceği anlamına gelmez fakat her zaman nüks etme riski vardır. Kronik bir hastalık olarak değerlendirilmesinin nedeni budur. Kişinin kendi hayatında bazı temel düzenlemeler ve farklılıklar yaratması gerektiği için kendi isteği en önemli kriterdir. Bağımlılık tedavisinde, ilaç tedavisi ve psikoterapinin bir arada yürütülmesi en etkili sonucu sağlamaktadır. Bağımlılık terapisinde daha çok kişinin bağımlılık davranışını değiştirmesi yönünde yapabileceği düzenlemeleri belirleme, motivasyon yükseltme, değişim plan hazırlama ve bu planın önündeki riskli durumları değerlendirme süreçleri ile çalışılmaktadır.
0 Yorum
Yorum Ekleyin